- meziyyet
- (A.)[ ﺖیﺰﻡ ]üstünlük.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.
MEZİYYET — İyilik. İyi ve salih hareket ve faaliyet.(Dünyaca havas tanınan insanlardaki meziyet, sebeb i tevazu ve mahviyet iken, tahakküm ve tekebbüre sebep olmuştur. Fukaranın aczi, avâmın fakrı, sebeb i merhamet ve ihsan iken; esaret ve mahkûmiyetlerine… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEZİYYET-İ İFÂDE — İfâde meziyeti … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BÜN — Meziyyet, üstünlük … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEZİYYAT — (Meziyyet. C.) Meziyyetler. Üstünlük vasıfları … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
meziyet — is., Ar. meziyyet Bir kişiyi veya nesneyi benzerinden üstün gösteren nitelik Cemal Paşa da anlamadığı işi ehline bırakmak meziyeti vardı. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
KÜFRAN-I Nİ'MET — Cenâb ı Hakkın ihsan ettiği ni metleri bilmemek ve hürmetsizlikte bulunmak. (Bak: Tahdis i ni met)(Bazan tevâzu, küfrân ı ni meti istilzâm ediyor; belki küfrân ı ni met olur. Bazan da tahdis i ni met iftihar olur. İkisi de zarardır. Bunun çare i… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEFANİ — Birbirinde fâni olmak. Arkadaşının iyi ahlâkıyla sevinmek. Arkadaşının, kardeşinin meziyyet ve hissiyatı ile fikren yaşamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük